Milli Mücadele sırasında Orta Anadolu'da bir köy. Tanzimat aydınının sosyo-psikolojik özelliklerinin uzantılarını taşıyan Ahmet Celal. Kendini kurtarıcı olarak gören, halkı eğitmeyi (ya da adam etmeyi) görev edinmiş, kafasında yarattığı gerçekle yaşanan gerçeğin çatışması sonucu "yaban"laşan tipik aydın.Yirminci yüzyılın ilk yarısında büyük bir üretkenlikle dergilere yazdığı şiir, öykü, makale ve eleştiri türü yazılarla Türk edebiyatı sahnesine adımını atan Yakup Kadri Karaosmanoğlu; romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla, en önemli edebiyatçılarımız arasında yer alır. Üslup özellikleri bakımından Yakup Kadri'nin 1910'dan 1974'e dek verdiği eserler Türkçenin geçirdiği bütün evreleri yansıtır. Eserlerinin konu ve fikir zenginliği de dil özelliklerinin çeşitliliğinden aşağı kalmaz. Yakup Kadri'nin Fransız edebiyatı etkisinde başlayan yazarlığı, 1920'lerden sonra özgün bir sese kavuşarak siyasi ve sosyolojik konulara, tarihe, dönem çatışmalarına ve birey psikolojisi irdelemelerine yönelir. Fecr-i Âti'den yetişmiş ama bunu izleyen elli yıl boyunca toplumsal koşullar, tarihi süreçler ve bireysel portreleri romanın dokusuna işlemek için roman tekniğiyle de boğuşmuş bir yazar olan Karaosmanoğlu'nun eserleri, hala tüketilmemiş ayrıntılarının tartışılıp incelenmesi gereken zengin bir "panorama"dır.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu Books
Yakup Kadri Karaosmanoğlu chronicles the societal transformations of Turkey from the Tanzimat era into modernity. His literary work delves into the evolution of Turkish society, embodying a shift from individualistic concerns to a more socially conscious perspective. Karaosmanoğlu is celebrated for his penetrating insights into the Turkish psyche and national development, offering readers a profound understanding of his nation's journey. His prose is esteemed for its vivid character portrayals set against the backdrop of pivotal historical moments.




Flamme und Falter
- 208 pages
- 8 hours of reading
Belletristik : Türkei ; Frau - Bektaschi (19./20. Jh.).
Derviš a dáma
- 128 pages
- 5 hours of reading
Príbeh lásky rozmaznanej, krásnej Nigjar, ženy diplomata a matky dvoch detí, k šejkovi dervišského rádu sa odohráva na začiatku 20. storočia v Istanbule, kedy je život vo vtedajšom hlavnom meste poznačený krajným úpadkom, v ktorom sa zmieta kedysi taká mocná a obávaná ríša. Rozpadajú sa staré rody, sídla dervišov sa z centier duchovného a kultúrneho života menia na miesta bezuzdných zábav pijanov a tajných ľúbostných stretnutí. Na také miesto prichádza aj Nigiar. Privádza ju sem čiastočne jej zvedavosť a nuda, čiastočne neschopnosť odolať tetinmu a priateľkinmu naliehaniu. Tu sa postupne dostáva do osídel zmyselného, poživačného a egoistického Nura Babu. Mladému šejkovi dopomohli k jeho postaveniu a moci ženy, čo podľahli čaru jeho osobnosti.