"Yarına kalmanın adıydı belki yanında kalmak. Yanındayken bile bile kaybolmak… Bundan zerre korkmamak. Şimdi onu özlemek bile içinde bir bedel taşıyor. Ruhuna dokunamadığın kanına dokunuyor."Şiirleri ve romanlarıyla kalplerinize dokunan Kahraman Tazeoğlu Yalnızım Çünkü Sen Varsın ile bu kez aşktan öteye geçiyor. Başka hayatların dokunuşlarıyla tamamlanan bir karakteri doğuran Tazeoğlu, öncesiz ve sonrasızlığını keşfedecek olan Efil'in rehberliğinde histerik bunalımlara düşen talihsiz ruhlara kendinizden daha yakın olmanızı sağlıyor.Yalnızlığımızı tek bir bedenle sınırlandırmamıza ve aşkı adadığımız kişiyle derecelendirmemize rağmen insan olarak acılarımızın benzerliğiyle aslında ne kadar da yalnız olmadığımızı göreceksiniz.
Kahraman Tazeoglu Book order
This author delves into profound emotional landscapes, characterized by a keen sense of poetic expression and a piercing insight into the human condition. His work often explores themes of love, loss, and the search for meaning in everyday life, rendered with a sensitive and lyrical style. Through his verse and prose, he invites readers on a journey of introspection, where ordinary moments transform into deep reflections on existence. His unique voice resonates with an authenticity that encourages readers to contemplate their own lives and emotions.






- 2021
- 2018
Güzellik, bakmayı bilen gözdedir sevgilim. Artık kendime layık olanı seçebiliyorum sayende. Bir insanın gözlerine bakıp, kalbini görebiliyorum her seferinde. Eskisi gibi değilim. Neden mi senden çok daha öndeyim? Herkesin dünyası kendi gördüğü kadardır sevgilim. Sen önüne bakarken, ben uzakları ezberledim. Sen olup bitenlerle ilgilenirken, ben olmayanın izindeydim. Çivi çiviyi sökermiş, yalnızlığı kanatan hüzünlü şarkılar, yalnızlığa iyi gelirmiş. İşte ben bu şekilde hayata karşı direndim. Keşke bana akıl vereceğine, aklımı alacak kadar beni sevseydin. Ben, bir çocukluk edip büyüdüm işte! Sen büyümüşsün ama doğmamışsın bile. Ben, senin doğrundum sevgili. Ötekiler gelip geçerdi. Sen doğru olanı değil, geçerli olanı seçtin. Terk etmek kazanan olmaya yeter zannettin. Bana, bir veba busesi bırakıp gittin; bak şimdi yerini başkaları aldı. Bu aşkın vebası sende, busesi bende kaldı. Seçtiğin yolda sana mutluluklar diliyorum. Unutmak alışmaktır. Unutursun demiyorum… Ama alışacaksın biliyorum.
- 2018
Araz
- 192 pages
- 7 hours of reading
- 2018
Bukre Kalp
- 232 pages
- 9 hours of reading
- 2016
Askla Kal
- 312 pages
- 11 hours of reading
İnsan olmaktan yorulur bazen insan. Hayat yorar, aşk yorar, yalnızlık yorar, kalabalık yorar, gelen yorar, giden yorar... Sana sunulan hiçbir şeye alışma bu yüzden. Terk edenler yorar... Daha az güvenmeye, daha az sevmeye ve daha az inanmaya tecrübe diyorlar. Ama bu tecrübe değil, tecrübeyi doğru kullanamamaktır. Daha az güvenmek, güven sorunu yaratır. Gerektiği kadar güvenmelisin. Daha az sevmek yalnızlığı getirir. Hak ettiği kadar sevmelisin. Daha az inanmak inancını zedeler. Neye ne kadar inanman gerek, onu bilmelisin.İnsanlar terk edilerek terk etmeyi, aldanarak aldatmayı öğreniyorlar. Oysa terk edilen sadakati, aldatılan dürüstlüğü öğrenmelidir. Hayatın getirdiği sevinç ve mutlulukları nasıl kabul ediyorsak, onun sunacağı kederleri de aynı olgunlukla kabul etmeliyiz. Bu dünya bir imtihan dünyası. Kaderimize yazılan her keder, dayanma, sabretme ve inanma gücümüzü sınar. Yıkılmış, aldanmış, incinmiş, kırılmış olabilirsin. Umutların tükenmiş de olabilir. Bu kaderindir. Kader seni sürekli dener. Cevabını bilmediğini sandığın bir soru gibi gelir. Oysa Rabb'in o sorunun cevabını çoktan vermiştir. Ve onun senin durumundakilere verdiği en iyi cevap gece-gündüz ilişkisidir. Geceyi ve gündüzü düşün şimdi. Ve şunu: Her yeni gün, bitmiş bir gecenin ardından başlar ve şahitlik ettiğimiz bitişler, göremediğimiz nelerin başlangıcıdır kim bilir...(Tanıtım Bülteninden)
- 2016
Allah'a Emanet Ol
- 136 pages
- 5 hours of reading
Allah'a emanet edilmek, Yaradan'ın rahmet yağmuruna şemsiyesiz bırakılmak, onun vereceği derde de, kedere de, ihlasa da, sınava da, huzura da layık olunabilecek sıfatta olmak demekti. Biri sende bu sıfatı görebilmişse, sen o sıfatta görülmüş olmanın hakkını vereceksin, tefekkür edeceksin, Rabb'ine teslim olacaksın. Biri seni Allah'a emanet etmişse seni görmeden ölmez. Biri seni Allah'a emanet etmişse kimse seni çalamaz. Bir insanın emanet edileceği en güvenli yer arşıâlâdır. Biri Allah'a emanet edildiğinde eksiksiz ve bozulmadan, bırakıldığı gibi geri alınır. Zeynep, giderken onu inandığı güce emanet etmişti. Furkan'ı hayatta tutan şey de işte bu oldu.(Tanıtım Bülteninden)
- 2016
Mor
- 216 pages
- 8 hours of reading
Zordur sadakat; gerçekten sevmeyince insan...Kimi seviyorsan kalbinin ülkesi orası oluyor. Sonra bir gün gözlerine bir bakıyorsun; orada yoksun! Onunla kaybettiğini onsuz nasıl bulacağını bile öğretmeden gidiyor. "Aşkın sağ olsun" diyemiyorsun. Koca bir orman yanıyor içinde ama bir tek sen kül oluyorsun. Sadece bir insanı değil kirpiklerinden hayata tutunduğun bir aşkı kaybediyorsun. Ağlıyorsun. Kimi gözyaşları yanağını ıslatırken geçmişini temizler. Temizleniyorsun. Kendini, doğuma iki canla girip yapayalnız çıkan bir anne gibi hissediyorsun. Sana ait olanı doğururken kaybediyorsun. Ama hiçbir zaman onu içinde öldüremiyorsun. Kalbinden çıkaramadığını kabrine kadar götürüyorsun. Zaten o içimizde öldüremediklerimiz değil midir bizi sevmediklerimizle yaşamaya mahkûm eden?İnsan yalnızca mutlu olduğu zaman dilimine hayat diyor... Gerisi yaşamaya çalışmak. Unutma! Hayal ettiğin kadar hayal, gerçekleştirebildiğin kadar gerçeksindir. Bazı şeyleri değiştirebilmek içinse bildik acıları yeniden yaşaman gerekir. Ve kimsenin mutsuzluğu hayatı kadar uzun sürmemelidir.
- 2015
Vazgectim - insan sebepsiz yere terk eder mi sevdigini?
- 192 pages
- 7 hours of reading
Lieferung vom Verlag mit leichten Qualitätsmängeln möglich
- 2014
Sen bana neleri öğrettiğini biliyor musun?İnsanın terk edildiğinde değil, unutulduğunda yalnızlaştığını ve unutulmanın insanoğluna verilmiş en büyük ceza olduğunu. insanı asıl yalnızlaştıranın, uzağındayken unutulmak değil, yakınındayken hatırlanmamak olduğunu.Sen bana neleri öğrettiğini biliyor musun?Başkalarının gözlerindeki ışığı görebilmemiz için, önce kendi gözlerimizdeki karanlığı aydınlatmamız gerektiğini. Ön yargıların insan ruhunun felçli yanı olduğunu. En çok önyargı sahibi insanların, "benim kesinlikle önyargılarım yoktur!" diyen insanlar olduğunu. yanılgı, yenilgi ve pişmanlık doğurduğunu. özgün düşünceye pranga vurduğunu. insanın kendinden ne kadar eminse, yanılmaya da o kadar yatkın olduğunu ve insanları yargılamanın, onları sevmeye engel olduğunu.Ama en çok; insanın, tanrının kendisine bahşettiği mükemmelliği bozmayacak kadar mükemmel olmadığını öğrettin.Rüyalarında ve masallarında başka başka hayal dünyalarının tadını çıkaranlar, bunun bedelini uyandıklarında hala aynı dünyada olmanın tahammül edilemez hafifliği ile öder.Teşekkürler Darcy.Prensesliğimi, bana kendi masalımdan anlattığın için.
- 2014
Yaralı. Bazı Yaralar Sardıkça Kanar
- 320 pages
- 12 hours of reading
Artık hatırlanmaya değecek kadar bile kalmadın. Seni unutmak hakkım! Unutkan biri değilimdir ama sen bende hatırlanacak hiçbir şey bırakmadın. Benim unutulmuşum olmak bile güzeldir, bil. Aşk mı? Aramızda kaldı; içimizde değil. Yanlış aşkta doğru aranmaz. Ama yine de oku istiyorum. Cümlelerimde gizlenmiş duygudan ne anladığını benim nasıl yazdığım değil, senin nasıl okuduğun belirler. "Kör müydü gözlerin, nasıl göremedin" diye sordular senden sonra. Kör değildim. Ve hayatımda en çok iki kere parlamıştı gözlerim. Birincisi seni ilk gördüğüm, ikincisi giderken ardından baktığım gün. İlkinde aşkın ışığından, ikincisinde gözyaşlarımdan. O iki anın arasındaysa hep kapalıydı gözlerim. Aşkına inandığımdan. Kör değildim, sadece güvenmiştim! Bugün seni düşünmeden yaşayabilmeyi başardığım ilk gün. Hadi topla seni benden. Kalbim seni uğurluyor. Al bu yara sende kalsın. Artık beni acıtmıyor.





